Gözyaşı üretiminin yetersiz olması veya gözyaşı kalitesinin bozulması sonucunda göz yüzeyinin nemsiz kalması durumudur. Bu yaygın göz rahatsızlığı, birçok insanın günlük yaşamını olumsuz etkileyen rahatsız edici belirtilere neden olabilir. Göz kuruluğu, bilgisayar kullanımının yaygınlaşması ve çevresel faktörler gibi çeşitli nedenlerden dolayı daha sık karşılaşılan bir problem haline gelmiştir.
Göz Kuruluğu Nedenleri
Yaş ilerledikçe gözyaşı üretimi azalabilir. Özellikle 50 yaş ve üzerindeki bireylerde göz kuruluğu riski daha yüksektir. Hamilelik, doğum kontrol hapları kullanımı ve menopoz gibi hormonal değişiklikler gözyaşı üretimini azaltabilir. Rüzgarlı, kuru veya tozlu hava, uzun süre klimalı ortamlarda bulunma ve duman maruziyeti gözyaşının buharlaşmasına neden olabilir. Bilgisayar, tablet ve telefon ekranına uzun süre bakmak göz kırpma sıklığını azaltır ve bu da göz yüzeyinin kurumasına yol açar. Uzun süreli kontakt lens kullanımı göz yüzeyindeki gözyaşının dengelenmesini zorlaştırabilir ve kuruluğa neden olabilir. Antihistaminikler, antidepresanlar ve tansiyon ilaçları gibi bazı ilaçlar göz kuruluğu yaşanmasına yol açabilir.

Göz Kuruluğu Belirtileri
Gözlerde rahatsızlık verici bir yanma veya batma hissi yaygındır. Gözlerin kızarması ve tahriş olması tipik belirtilerindendir. Uzun süre odaklanmak zorunda kaldığınızda gözlerde yorgunluk hissi artar. Özellikle bilgisayar ekranına uzun süre bakıldığında veya okuma sırasında geçici bulanık görme yaşanabilir. Göz kapaklarının ağırlaşması ve gözlerin sık sık kapanma isteği de göz kuruluğu belirtisi olabilir.
Göz Kuruluğu Tanısı Nasıl Konulur?
Tanı genellikle göz doktoru tarafından yapılan detaylı bir muayene ile konur. Doktor, gözyaşı miktarını ve kalitesini ölçmek için birkaç farklı test yapabilir. Schirmer testi adı verilen bir yöntemle gözyaşı üretimi ölçülebilir. Ayrıca gözyaşının buharlaşma süresi ve göz yüzeyindeki durum da değerlendirilerek tanı konulabilir.
Göz Kuruluğu Tedavi Yöntemleri
Suni gözyaşı damlaları ve jeller, göz yüzeyini nemlendirmek ve kuruluğun yol açtığı rahatsızlıkları hafifletmek için yaygın olarak kullanılır. Reçetesiz olarak satılan bu damlalar, belirtilerin hafifletilmesinde etkili olabilir. Sıcak kompres uygulamak ve göz kapaklarını nazikçe temizlemek, gözyaşı bezlerinin çalışmasını destekleyerek gözyaşı kalitesini artırabilir. Omega-3 yağ asitleri, gözyaşı üretimini destekleyebilir ve göz kuruluğu belirtilerini hafifletebilir. Balık yağı veya keten tohumu yağı gibi takviyeler, bu konuda fayda sağlayabilir. Klimalı veya kuru havalı ortamlarda çalışıyorsanız, ortam nemini artırmak için bir nemlendirici cihaz kullanabilirsiniz. Ayrıca, rüzgarlı veya tozlu ortamlarda gözlerinizi korumak için gözlük kullanmak da faydalı olabilir. Şiddetli vakalarda, doktorunuz gözyaşı üretimini artıran ilaçlar veya gözyaşı kanallarının tıkanması gibi ileri tedavi yöntemleri önerebilir. Göz kuruluğu yaşanmasına neden olan kontakt lensler yerine, göz dostu özel lensler veya gözlük tercih etmek göz kuruluğu belirtilerini azaltabilir.
*İLANDIR